Kimya endüstrisi, kimyasal maddelerden günlük hayatta kullandığımız
birçok ürünün elde edilmesini sağlar. Ülkelerin gelişmişliği kimya endüstrisi
ile doğru orantılıdır.
Kozmetik ürünler, ilaç, deterjan, gübre v.b Kimya sanayii çok
geniş bir ürün çeşitliliğine sahiptir.
Kimya sanayi, diğer sanayi dallarına da hammadde ve ara ürünleri
üreterek katkı sağlar.

Kimya Sanayinde:


Kimya Sanayinde:
%30 Tüketici
için tekstil, boya, kozmetik, ilaçlar, temizlik ürünlerini üretilir.
%70 Tarım sektörü için gerekli olan gübre, tarım
ilaçları, organik ve inorganik kimyasallar, boyalar, laboratuvar kimyasalları,
termoplastikler ve benzer ürün üretimi için gerekli olan hammaddeler üretilir.
Türkiye’de
kimya sanayi ürünlerinin bir kısmı ülke kaynaklarında karşılansa da, büyük bir kısmı ithal edilmektedir. Son
yıllarda kimyasal ürünlerin ihracatı artmaktadır.


Kimya
Endüstrisi Neden Önemlidir?
Fabrikalar için ham madde üretimi sağlar.
Tüketici için gerekli ürünlerin üretilmesi sağlar.
Fabrikalarda çalışacak nitelikli iş gücü ve insanlara iş olanağı sağlar.
Ülke ekonomisinin gelişimine katkıda bulunur.
Kimya
Endüstrisinde Kimler Çalışır?
Kimya
endüstrisi alanında maden mühendisliği, petrol mühendisliği, kimya mühendisliği
gibi yüksek öğrenim gerektiren mesleklerin yanında bu alanda birçok teknik
eleman da görev yapmaktadır.
Kimya Mühendisi: Maddelerin kimyasal
değişimlerini belirleyen koşulları inceleyen kimyasal madde üretecek tesislerin
tasarlanması, kurulması ve işletilmesi alanlarında çalışan kişidir.
Gıda Mühendisliği: Gıda hammaddelerinin besin değerini kaybetmeden standartlara uygun olarak verimli bir şekilde işlenmesini, korunmasını ve depolanmasını planlayan, uygulamasını yürüten ve yeni sistemleri geliştiren kişidir. Temel amacı insanların sağlıklı beslenmesidir.
Petrol mühendisliği: Petrol mühendisi veya Türkiye’deki bilinen adıyla petrol ve doğal gaz mühendisliği, ham petrol veya doğal gaz gibi ürünlerin üretimi ile ilgili faaliyetlerle ilgilenen mühendislik dalıdır.
Ziraat mühendisliği: Bitkisel üretim ve hayvansal üretimin yanında süt teknolojisi, tarımsal biyoteknoloji, tarım makineleri, kültür-teknik, toprak bilimi ve bitki besleme, tarım ekonomisi, tarım ürünleri teknolojisi, bitki koruma, alanlarında uğraş veren mühendislik dalıdır.
Kimyager: Maddelerin kimyasal nitelikleri, molekül yapıları ve bunların ne şekilde değiştirilebileceği ve her cins kimyasal örneğin analizi konusunda çalışmalar yapan kişidir.
Laborant: Kimyasal madde üreten veya kimyasal madde kullanarak üretim yapan işyerlerindeki mühendislerce belirlenen analizleri laboratuarlarda tekniklerine ve yöntemine uygun olarak yapan elemandır.
Teknisyen: Her türlü kimyasal hammadde üretim, kalite kontrol ve analizde, araştırma ve geliştirme laboratuvarlarında kimya mühendislerinin ve kimyagerlerin denetimi altında çalışan kişidir.
Tekniker: Kimyasal madde üreten veya kimyasal madde kullanarak üretim yapan işyerlerindeki laboratuarlarda kimya mühendisleri ve kimyagerler tarafından hazırlanan iş planı ve programına göre, istenen kalitede ürün elde edilmesi için gerekli işleri yürüten kişidir.
Kimya
endüstrisinde üretim ileri teknoloji
gerektirmektedir. Bu nedenle kimya endüstrisi, araştırma ve geliştirme (AR-GE) çalışmalarının en yoğun yapıldığı alanlardandır. Bu alanda araştırma yapan
kimyagerler farklı özelliklere sahip bileşikleri farklı alanlarda test
etmektedirler.
Nano teknoloji kimya endüstrisini
ilgilendiren alanlarında çok yüksek getirisi olan ürünlerin üretimi çalışmaları
günümüzde halen devam etmektedir.
Türkiye,
dünya bor rezervlerinin büyük bir bölümüne sahiptir. Bilim dünyasında Bor
elementinin gelecekte
çok daha önemli hâle geleceği söylenmektedir. Ülke olarak bor
ve buna benzer kimyasallara yönelik araştırma ve geliştirme faaliyetlerini hızlandırmak
gereklidir. Bu alanda yapılan bilimsel çalışmaları artırılmak, kimyasallar
üzerinde branşlaşmaya yönelmek gereklidir.Bu
gelişmelere paralel olarak gelecekte üniversitelerde bor mühendisliği meslek
dalı oluşabilir.


Kimya
Endüstrisine Katkı Sağlayan Kuruluşlar
TÜBİTAK: Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu
TKSD: Türkiye Kimya Sanayicileri Derneği
KMO: Kimya Mühendisleri Odası
EFCE: Avrupa Kimya Mühendisleri
Federasyonu
MKE:Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu
PETKİM: Petkim Petrokimya Holding A.Ş
TKD:Türkiye Kimya Derneği
Türkiye’de Kimya Endüstrisi

Kullanılan hammaddenin yüzde 70’i ithal edilmekte, %30’u ise yerli üretimle
Türkiye’de Kimya Endüstrisi

Kullanılan hammaddenin yüzde 70’i ithal edilmekte, %30’u ise yerli üretimle
karşılanmaktadır. Kimya
sektörü ithalata bağımlı bir sektördür.
Plastik
üretimi %90 oranında petrokimya sektöründen sağlanmaktadır. Petrokimya sektörü
ise büyük ölçekli, sermaye ve teknolojinin yoğun olduğu bir sektördür.
Plastik
ve kauçuk sektörü %90’ın üzerinde ithalata bağımlıdır.
Bu durumumun düzelebilmesi ise ekonomik
getirisi yüksek ürünler üretilmeli, araştırma ve geliştirme çalışmalarına (AR-GE)
ağırlık verilmeli ve yüksek bir teknolojiye ulaşılması gereklidir.
Osmanlı döneminde sabun, temizlik v.b ürünleri
üreten üretim tesisi dışında kimya sanayi tesisi yoktu.
Cumhuriyetin
ilanından sonra kimyasal üreten şirketlerin kurulması sürecinde patlayıcılar,
tıp, tarım kimyasalları, deterjanlar, matbaa mürekkebi ve tekstil boyalarının
son aşamaları üretilmeye başlanmıştır.
Türkiye’de
Kimya Sanayii kimya alanında 1950’lerin başında şirketler kurulmuştur.
1960’lar
ve 1970’lerde gelişme göstermiştir.
1970’li
ve 1980’li yıllarda ise petrokimya alt sektörlerinde,halka açık Petkim ve
Tüpraş gibi önemli hammadde sağlayıcı şirketler olarak öne çıkmıştır.
Bu
gelişmeyi, aynı yıllarda çok sayıda küçük ve orta büyüklükte özel şirketin
kurulması izlemiştir.
1984
yılında Gümrük Kanunu yayınlanmış ve kimyasal ürünlerin gümrük tarife oranları
düşürülmüş ve daha önce iç pazara yönelik üretim yapan Kimya Sanayisi, dış
pazarlara açılmaya başlamıştır.
Türk
Kimya Endüstrisi, ağırlıklı olarak petrokimya, sabun, deterjan, gübre, ilaç,
boya-vernik, sentetik elyaf, soda gibi çeşitli kimyasal hammadde ve tüketim
ürünlerinin üretiminin gerçekleştirildiği tesislerden oluşmaktadır.
Sektörde faaliyet gösteren firmaların önemli bir
kısmı küçük ve orta ölçekli işletmelerden
oluşmakla birlikte, büyük ölçekli firmalar ile çok uluslu şirketler
de faaliyet göstermektedir.


2014
yılında 189 ülkeye 15,5 milyar dolarlık ihracat yapan kimya sektörü, 149
ülkeden 40 milyar dolarlık ithalat yapmıştır. İthalat ve ihracat arasındaki
fark kimya sektörünün ithalata bağımlı bir sektör olduğunu göstermektedir.Kimya
sektörü, sanayi sektörleri arasında en fazla ithalat yapan sektörlerdendir.
Yurtiçi üretimin yetersizliği, sanayiciyi ithalata yönlendiren en önemli
faktördür.
Kimya sektöründe ithalatı yapılan ara mallara baktığımız zaman büyük bir bölümünü petrokimyasal ürünlerin oluşturduğu görülmektedir.
Türkiye Petrokimya Sektörünün en önemli sorunu arz ve talep arasındaki farktır. Hızla artan yurtiçi talep, yatırımların sınırlı olması ve üretimin yetersizliği sonucu karşılanamamaktadır.
Neler Yapılabilir?
Kimya sektöründe üretilen tehlikeli kimyasalların insan ve çevre sağlığına olumsuz etkileri vardır. Bu sorun "Organize Sanayi Bölgeleri"ne uygun yer seçimi ile önlenebilir.
Organize sanayi bölgeleri hammadde kaynaklarına, pazarlara, limanlara, demiryolu ve karayolu bağlantısı bulunan lojistiği uygun yerlere kurulmalıdır.Böylece yerli ve yabancı yatırımcı sayısı artar.
Türkiye kimya sanayisi gerek üretim gerek de ihracat kapasitesi ile başta Balkanlar ve Orta Asya bölgelerinde en büyükler arasında yerini almıştır. 2000 yılında 2,2 milyar dolar olan ihracatımız her yıl kademeli bir şekilde artarak 2014 yılında 15,5 milyar dolar olmuştur. Kimya sektörü 21,5 bin firması, 283 bin çalışanı olan ve 2.600 çeşit ürünün üretildiği dev bir sektör haline gelmiştir.Kimya sektörü içerisinde plastik ve kauçuk ürünleri önemli bir yere sahiptir. Kimya sektöründe çalışanların %64,6’sı ve girişimcilerin %53,5’i plastik ve kauçuk ürünleri imalatı sektöründe faaliyet göstermektedir.
Ancak sektörün ihracat kapasitesinin gelişmesi, kimya sanayisinin ithalata bağımlı yapısını değiştirememiştir.
TÜİK’in verilerine göre, 2013 yılında sektörün yarattığı yeni pazarlar etkisini göstermiş ve kimya sektörü ihracatının %48,3’ü plastik ve kauçuk ürünleri sektörü tarafından gerçekleştirilmiştir.
Türkiye’de kimya sanayi şirketleri, daha çok kıyı bölgelerimizde yoğunlaşmıştır.
Marmara ve Ege Bölgelerinde (İstanbul, Kocaeli, Sakarya ve İzmir illeri), tüketici kimyasalları, boya, lastik ve plastik, petrol ve petrol ürünleri üretimi yapılmaktadır.
Karadeniz Bölgesinde gübre üretimi yapılmaktadır.
Akdeniz Bölgesinde gübre üretimi ve ana ham maddelerden olan soda, bikromat gibi ürünler üretilmektedir.
Kimya sektöründe ithalatı yapılan ara mallara baktığımız zaman büyük bir bölümünü petrokimyasal ürünlerin oluşturduğu görülmektedir.
Türkiye Petrokimya Sektörünün en önemli sorunu arz ve talep arasındaki farktır. Hızla artan yurtiçi talep, yatırımların sınırlı olması ve üretimin yetersizliği sonucu karşılanamamaktadır.
Neler Yapılabilir?
Kimya sektöründe üretilen tehlikeli kimyasalların insan ve çevre sağlığına olumsuz etkileri vardır. Bu sorun "Organize Sanayi Bölgeleri"ne uygun yer seçimi ile önlenebilir.
Organize sanayi bölgeleri hammadde kaynaklarına, pazarlara, limanlara, demiryolu ve karayolu bağlantısı bulunan lojistiği uygun yerlere kurulmalıdır.Böylece yerli ve yabancı yatırımcı sayısı artar.
Türkiye kimya sanayisi gerek üretim gerek de ihracat kapasitesi ile başta Balkanlar ve Orta Asya bölgelerinde en büyükler arasında yerini almıştır. 2000 yılında 2,2 milyar dolar olan ihracatımız her yıl kademeli bir şekilde artarak 2014 yılında 15,5 milyar dolar olmuştur. Kimya sektörü 21,5 bin firması, 283 bin çalışanı olan ve 2.600 çeşit ürünün üretildiği dev bir sektör haline gelmiştir.Kimya sektörü içerisinde plastik ve kauçuk ürünleri önemli bir yere sahiptir. Kimya sektöründe çalışanların %64,6’sı ve girişimcilerin %53,5’i plastik ve kauçuk ürünleri imalatı sektöründe faaliyet göstermektedir.
Ancak sektörün ihracat kapasitesinin gelişmesi, kimya sanayisinin ithalata bağımlı yapısını değiştirememiştir.
TÜİK’in verilerine göre, 2013 yılında sektörün yarattığı yeni pazarlar etkisini göstermiş ve kimya sektörü ihracatının %48,3’ü plastik ve kauçuk ürünleri sektörü tarafından gerçekleştirilmiştir.
Türkiye’de kimya sanayi şirketleri, daha çok kıyı bölgelerimizde yoğunlaşmıştır.
Marmara ve Ege Bölgelerinde (İstanbul, Kocaeli, Sakarya ve İzmir illeri), tüketici kimyasalları, boya, lastik ve plastik, petrol ve petrol ürünleri üretimi yapılmaktadır.
Karadeniz Bölgesinde gübre üretimi yapılmaktadır.
Akdeniz Bölgesinde gübre üretimi ve ana ham maddelerden olan soda, bikromat gibi ürünler üretilmektedir.
0 yorum:
Yorum Gönder